Basit Hırsızlık Suçu Nedir?
(TCK 141)
Hırsızlık suçu, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 141. maddesinde tanımlanmıştır. Hırsızlık suçu, zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malın; kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden alınmasıdır.
Bu suçun oluşabilmesi için, failin kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla hareket etmesi gerekmektedir. Bu yarar, maddi veya manevi olabilmektedir. Hırsızlık suçu ile suçun konusunu oluşturan mal üzerinde mağdurun zilyetliğine son verilmektedir. Bu suç ile mağdurun suç konusu eşya üzerinde zilyetlikten doğan tasarruf haklarını kullanması olanaksız hale gelmektedir.
Hırsızlık suçu ile korunan hukuki yarar, hem “zilyetlik,” hem de “mülkiyet hakkı”dır. Zilyetliğin hukuka uygun ya da aykırı olarak tesis edilmiş olması önemli değildir. Malın, çalarak zilyetliği ele geçiren kişiden çalınması halinde de hırsızlık suçu oluşabilmektedir. (Yargıtay Ceza Genel Kurulu, E. 2014/248, K. 2016/26).
Hırsızlık Suçunun Cezası Nedir?
Türk Ceza Kanunu’nun 141. maddesine göre, zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı; kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden alan kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verileceği düzenlenmiştir.
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesine göre, basit hırsızlık suçu uzlaştırmaya tabidir.
Hırsızlık Suçunun Cezasını Ağırlaştıran Haller
(TCK 142)
Üç Yıldan Yedi Yıla Kadar Hapis Cezası
Türk Ceza Kanunu’nun 142/1. maddesine göre hırsızlık suçunun aşağıdaki şekillerde işlenmesi halinde; üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
- Kime ait olursa olsun kamu kurum ve kuruluşlarında veya ibadete ayrılmış yerlerde bulunan ya da kamu yararına veya hizmetine tahsis edilen eşya hakkında,
- Halkın yararlanmasına sunulmuş ulaşım aracı içinde veya bunların belli varış veya kalkış yerlerinde bulunan eşya hakkında,
- Bir afet veya genel bir felaketin meydana getirebileceği zararları önlemek veya hafifletmek maksadıyla hazırlanan eşya hakkında,
- Adet veya tahsis veya kullanımları gereği açıkta bırakılmış eşya hakkında,
Beş Yıldan On Yıla Kadar Hapis Cezası
Türk Ceza Kanunu’nun 142/2. maddesine göre hırsızlık suçunun aşağıdaki şekillerde işlenmesi halinde; beş yıldan on yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
- Kişinin malını koruyamayacak durumda olmasından veya ölmesinden yararlanarak,
- Elde veya üstte taşınan eşyayı çekip almak suretiyle ya da özel beceriyle,
- Doğal bir afetin veya sosyal olayların meydana getirdiği korku veya kargaşadan yararlanarak,
- Haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla ya da diğer bir aletle kilit açmak veya kilitlenmesini engellemek suretiyle,
- Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle,
- Tanınmamak için tedbir alarak veya yetkisi olmadığı halde resmi sıfat takınarak,
- Büyük veya küçük baş hayvan hakkında,
- Herkesin girebileceği bir yerde bırakılmakla birlikte kilitlenmek suretiyle ya da bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında,
Artırım Halleri
Hırsızlık suçunun, elde veya üstte taşınan eşyayı çekip almak suretiyle ya da özel beceriyle işlenmesi durumunda; mağdur beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda ise yukarıda belirtilen beş yıldan on yıla kadar hükmedilebilecek hapis cezası üçte biri oranına kadar artırılır.
Suçun, sıvı veya gaz halindeki enerji hakkında ve bunların nakline, işlenmesine veya depolanmasına ait tesislerde işlenmesi halinde; beş yıldan oniki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Bu fiilin bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde; ceza yarı oranında artırılır ve on bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur.
Hırsızlık suçunun işlenmesi sonucunda haberleşme, enerji ya da demiryolu veya havayolu ulaşımı alanında kamu hizmetinin geçici de olsa aksaması halinde, yukarıda belirtilen cezalar yarısından iki katına kadar artırılmaktadır.
Hırsızlık Suçu Gece Vakti İşlenirse
(TCK 143)
Türk Ceza Kanunu’nun 143. maddesine göre; hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Daha Az Cezayı Gerektiren Haller
(TCK 144)
Hırsızlık suçunun aşağıdaki şekillerde işlenmesi halinde, fail hakkında iki aydan bir yıla kadar hapis veya adli cezasına hükmolunur. Ayrıca hırsızlık suçunun aşağıdaki şekillerde işlenmesi halinde soruşturma ve kovuşturmanın yapılabilmesi için şikayet gereklidir.
- Paydaş veya elbirliği ile malik olunan mal üzerinde,
- Bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla,
Malın Değerinin Az Olması
(TCK 145)
Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek cezada indirim yapılabileceği gibi, suçun işleniş şekli ve özellikleri de göz önünde bulundurularak, ceza vermekten de vazgeçilebilir.
Kullanma Hırsızlığı
(TCK 146)
Hırsızlık suçunun, malın geçici bir süre kullanılıp zilyedine iade edilmek üzere işlenmesi halinde, şikayet üzerine, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir. Ancak malın suç işlemek için kullanılmış olması halinde bu hüküm uygulanmaz.
Hırsızlık Suçu ve Zorunluluk Hali
(TCK 147)
Hırsızlık suçunun ağır ve acil bir ihtiyacı karşılamak için işlenmesi halinde, olayın özelliğine göre, verilecek cezada indirim yapılabileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.
Hırsızlık Suçunda Görevli Mahkeme
Bu suç şikayete tabi değildir. Dolayısıyla mağdur olan kişi şikayetçi olmasa dahi kişi hakkında hırsızlık suçundan kamu davası açılabilecektir. Ancak Türk Ceza Kanunu’nun 141. maddesindeki basit hırsızlık suçu uzlaşmaya tabidir. Dolayısıyla basit hırsızlık suçunda öncelikle şüpheli ve mağdur arasında uzlaşma prosedürünün uygulanması gerekmektedir.
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 100. maddesinde, tutuklama nedenleri düzenlenmiştir. Kişinin hırsızlık suçunu işlediğini gösterir kuvvetli şüphe sebepleri varsa bu bir tutukluluk nedenidir.
Hırsızlık Suçu ve Etkin Pişmanlık
Türk Ceza Kanunu’nun 168. maddesine göre hırsızlık suçu için de etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilmektedir. Hırsızlık suçu şüphelisi, mağdurun zararını kamu davası açılmadan karşılarsa etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanabilmektedir. Bu halde hırsızlık suçu nedeni ile kişiye verilecek ceza üçte ikisine kadar indirilir.
Kleptomani Hastalarının Durumu
Kleptomani, halk arasında “çalma hastalığı” olarak da bilinmektedir. Bu durum bir akıl hastalığıdır. Dolayısıyla kleptomani hastalarına Türk Ceza Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca ceza verilmeyecektir. Kleptomani hastalarına ilişkin hırsızlık suçu soruşturma ve kovuşturması da bu nedenle farklılık arz edecektir.